UĞRAŞILARIMIZ BİZİ NASIL KILAR?
Uğraştığımız her neyse bizi "iyi" ve "dürüst" kılmıyorsa, uğraşmanın hiç bir anlamı ve gereği yok demektir. Bu yaşamı idame ettirdiğimiz "iş" konusu için tartışmalı bir durumdur. Ama genellikle böyledir. Hele hele sanat, spor, düşün, siyasi ve politik tutumlarımız ve her türlü hobilerimiz bizleri iyi ve dürüst kılmanın araçlarından birisi değilse, o lmuyor olamıyorsa ne gerekleri vardır ki? Kendimize yönelik "iyi ve dürüst" olmak meselesi ile topluma karşı iyi ve dürüst olmak meselesi arasından sanıldığı kadar uzak bir mesafe yoktur. Birisi omdan diğeri pek olmaz kolay kolay. Kendine karşı iyi ve dürüst olmanın aynı zamanda bireyci olmanın değil, bireysel olabilme ile ilişkisi yadsınamaz bir gerçektir. Bireysellik ise toplumsal olabilme becerisindeki en önemli aşamalardan birisidir.